18.07.2023

Amortisman Nedir? Nasıl Hesaplanır?

Amortisman Nedir? Nasıl Hesaplanır?

Amortisman kavramı herkesin aşina olmadığı bir finansal terimdir. Ancak başarılı bir işletme sahibi veya bilgili bir yatırımcı olmak için bu tür finansal terminolojiye hakim olmanız gerekir. İster yeni bir girişimci olun ister deneyimli bir işadamı amortismanın temelini anlamak sizin için hayati öneme sahip olabilir. İşte bilmeniz gerekenler:

Amortisman Nedir?

Amortisman bir işletme tarafından kullanılan varlıkların zaman içindeki değer kaybını ifade eder. Özellikle maliyet muhasebesi ve finansal analizlerde önemli bir yere sahip olan bu kavram işletmelerin mali durumunu daha doğru bir şekilde değerlendirmelerine yardımcı olur.

Amortisman kavramı genellikle fiziksel varlıklar (örneğin binalar, araçlar veya makine) ile ilişkilendirilir ancak fikri mülkiyet hakları gibi somut olmayan varlıklar da amortismana tabi tutulabilir. Bu varlıkların değeri kullanım süresi boyunca düşer ve bu değer düşüşü işletmenin gelir tablosunda amortisman olarak gösterilir.

Amortisman Çeşitleri Nelerdir?

Amortisman bir işletmenin varlıklarının zamanla değer kaybını ifade ederken bu süreçte farklı amortisman çeşitleri ile karşılaşılır. Amortisman çeşitleri aşağıdaki gibidir:

  • Düz amortisman metodu: Bu yöntemde bir varlığın ömrü boyunca her yıl için sabit bir miktar amortismana tabi tutulur. Bu sayede işletme sahipleri maliyetlerini daha kolay tahmin edebilirler.

Örneğin, ABC Şirketi yeni bir iş makinesi satın aldı ve makinenin maliyeti 100.000 TL olarak belirlendi. Şirket, bu makinenin kullanım ömrünü 10 yıl olarak tahmin etti. Bu durumda, düz amortisman metodu kullanılarak her yıl için ayrılması gereken amortisman miktarını hesaplayabiliriz.

Makinemizin maliyetini kullanım ömrü ile böldüğümüzde yıllık amortisman miktarını buluruz:

100.000 TL / 10 yıl = 10.000 TL/yıl

Bu durumda, ABC Şirketi her yıl için 10.000 TL’lik bir amortisman gideri ayırarak iş makinesinin değerini zamanla azaltır. Örneğin ilk yılın sonunda, iş makinesinin değeri şirketin defterlerinde 90.000 TL olarak gösterilecektir. Bu şekilde her yıl aynı miktar olan 10.000 TL düzeyinde amortisman ayırarak iş makinesinin değeri, kullanım ömrü boyunca tamamen karşılanmış olacak ve sıfıra inecektir.

Bu örnek üzerinden görüleceği üzere, düz amortisman metodu varlığın maliyetini eşit miktarlarda ve zaman içinde dağıtarak şirketin gelir tablosuna amortisman gideri olarak yansıtmasını sağlar. Bu sayede varlığın kullanım ömrü boyunca oluşacak maliyetlerin daha dengeli bir şekilde yönetilmesi mümkün olur.

  • Artan oranlı amortisman: Bu teknik bir varlığın ilk yıllarında daha hızlı değer kaybetmesine dayanır ve bu nedenle bu dönemde daha yüksek miktarda amortismana tabi tutulur. Varlığın yaşamının sonraki evrelerinde amortisman miktarı azalır.

Örneğimizde XYZ Şirketi, 100.000 TL değerinde bir makine satın almıştır. Bu makinenin tahmini kullanım ömrü ise 5 yıldır. XYZ Şirketi, artan oranlı amortisman yöntemini tercih etmiştir ve bu yönteme göre ilk yıl için %20, ikinci yıl için %30, üçüncü yıl için %40, dördüncü yıl için %50 ve beşinci yıl için %60 oranında amortisman uygulayacaktır.

Amortisman hesaplama işlemi aşağıdaki gibi yapılır:

1. Yıl: (100.000 TL x 0,20) = 20.000 TL

2. Yıl: (100.000 TL x 0,30) = 30.000 TL

3. Yıl: (100.000 TL x 0,40) = 40.000 TL

4. Yıl: (100.000 TL x 0,50) = 50.000 TL

5. Yıl: (100.000 TL x 0,60) = 60.000 TL

Bu şekilde hesaplandığında makinenin ilk yıl için amortisman gideri olarak 20.000 TL kaydedilecek, ikinci yıl için 30.000 TL, üçüncü yıl için 40.000 TL, dördüncü yıl için 50.000 TL ve beşinci yıl için 60.000 TL olarak kaydedilecektir.

Artan oranlı amortisman yöntemi, varlığın kullanım ömrü boyunca artan bir şekilde amortismana tabi tutulmasını sağlar. Bu yöntem, varlığın daha yoğun kullanıldığı ilk yıllarda daha yüksek bir amortisman gideri kaydederek şirketin mali durumunu daha gerçekçi şekilde yansıtmayı amaçlar.

Bu örnekteki hesaplamalar XYZ Şirketi’nin tercih ettiği artan oranlı amortisman yöntemini göstermektedir. Her şirketin kendi özelliklerine ve tercihlerine göre farklı amortisman yöntemleri kullanabileceğini unutmayın.

  • Azalan bakiye metodu: Varlık değerinin her yıl belirli bir yüzdesi kadar amortismana tabi tutulur. Yani ilk yıl en büyük amortisman meblağı uygulanırken sonraki yıllarda kalan değer üzerinden hesaplama yapılır.

Bir örnek üzerinden açıklamak gerekirse ABC Şirketi’nin 31 Aralık 2022 tarihindeki finansal durumunu ele alalım. Şirketin stoklarının maliyeti 100.000 TL ve cari değeri ise 80.000 TL olduğunu varsayalım. Azalan bakiye metodu ile bu farkın gelir tablosuna nasıl kaydedileceğini görelim.

Şirketin bilançosunda stoklar hesabının başlangıçtaki bakiyesi 100.000 TL olsun. Vergi sonrası net kar hesaplamalarına dayanarak, şirketin stok değerinin gerçek değerinden daha düşük olduğu sonucuna varılır ve bu farkın 20.000 TL olduğu belirlenir.

Finansal tablolarda azalan bakiye metodu uygulandığında, bu fark gelir tablosuna gider olarak kaydedilir. Böylece şirketin vergisel olmayan sınırlı düşüşlerini önceden tahmin edebilir ve finansal durumu daha doğru bir şekilde değerlendirebiliriz. Bu durumda, ABC Şirketi 20.000 TL’yi gelir tablosunda gider olarak kaydedecek ve stoklar hesabının son bakiyesi 80.000 TL olacaktır.

Bu yöntemlerin hangisinin kullanılacağı tamamen işletmenin finansal stratejisine ve varlık portföyünün özelliklerine bağlıdır. Bir yöntemin seçimi konusunda profesyonel bir muhasebeciden yardım almak genellikle en iyi yaklaşımdır. Bu sayede işletmeler hem maliyetleri kontrol altına alabilir hem de uzun vadeli planlamalarını daha verimli şekilde gerçekleştirebilir.

Amortisman Nasıl Çalışır?

Bir işletme finansal performansını doğru bir şekilde değerlendirebilmek için amortismanı dikkate almalıdır. Her zaman akılda tutulması gereken önemli bir nokta amortismanın bir maliyet olduğudur ve bu nedenle işletmelerin gelirlerini düşürür. Amortismanın nasıl işlediğini anlamak, bir şirketin karlılığına ve genel finansal sağlığına ışık tutabilir.

Amortismanın çalışma prensibi aslında oldukça basittir. Bir varlık satın alındığında bu varlığın kullanım ömrü boyunca yavaş yavaş değer kaybedeceği kabul edilir. İşte tam da bu noktada amortisman devreye girer. Amortisman bu değer kaybını düzgün bir şekilde hesaplayarak, her yıl ne kadar miktarda bir maliyet oluşacağını belirler.

Bu süreç hem işletmenin kârını etkileyen bir faktördür hem de vergi ödemelerini azaltabilme potansiyeli taşır. Çünkü amortismana tabi olan varlıkların maliyetleri toplam gelirden düşülerek net geliri bulmaya yardımcı olur. Bu durum da vergilenebilir geliri azaltır. Dolayısıyla doğru şekilde hesaplanan amortisman ile şirketler vergi ödemelerinde tasarruf edebilir.

Hangi Varlıklar Amortisman Ayrılır?

Amortisman maddi varlıkların kullanım süreleri boyunca değerlerinin azaldığı ekonomik gerçeğin bir göstergesi olarak firma ve işletmelerin bilanço kalemlerinde belirgin bir yer kaplar. Bu durum amortismana tabi olan varlıkların neler olduğu konusunda da merak uyandırabilir. Amortisman ayrılabilen varlıklar genellikle şirketlerin uzun vadeli yatırımlarını temsil eder.

Binalar, makine ve teçhizatlar, taşıtlar, tesisler ve demirbaş eşyalar gibi maddi duran varlıklar amortisman ayrılır. Bu tür varlıkların ömrü genellikle uzun olup bu süre zarfında verimlilikleri azalır ve dolayısıyla değerleri düşer. İşte bu değer kaybı muhasebe kayıtlarına amortisman olarak yansıtılır.

Aynı şekilde patentler, telif hakları, müşteri listeleri gibi maddi olmayan duran varlıklarda da benzer bir değer kaybı meydana gelir. Ancak bu değer kaybının hesaplanması ve takip edilmesi biraz daha karmaşıktır. Çünkü bu tür varlıkların fiziki bir yapıları yoktur ve dolayısıyla yaşlanma veya eskime gibi somut faktörlerle değer kaybetmezler. Ancak teknolojik gelişmeler veya piyasa koşulları gibi faktörler nedeniyle zaman içinde değerleri azalabilir.

Hem maddi hem de maddi olmayan duran varlıklar işletmeler için önemli yatırımlardır ve bunların zamanla yaşadıkları değer kaybını takip etmek ve doğru bir şekilde muhasebeleştirmek gerekir. Bu noktada amortisman kavramının önemi ortaya çıkar. İşletmenin finansal performansını doğru bir şekilde ölçebilmek için bu tür varlıkların değer kaybının düzenli olarak takip edilmesi ve muhasebe kayıtlarına doğru bir şekilde yansıtılması gerekir.

Amortisman Nasıl Hesaplanır?

Amortisman hesaplama süreci bir firmanın mali durumunu ve gelecekteki kar prensiplerini doğru bir şekilde değerlendirebilmek için hayati önem taşır. İlk adım olarak amortismana tabi tutulacak sabit kıymetin ilk maliyetinin belirlenmesi gerekir. Bu maliyet, kıymetin satın alındığı tarih itibariyle ödenen tutarı içermekte olup bu tutar üzerinden yıllık amortisman oranları uygulanır.

Amortisman hesaplamada kullanılacak olan ikinci bir unsur ise söz konusu kıymetin ekonomik ömrüdür. Bir varlığın ekonomik ömrü o varlığın işletme tarafından ekonomik bir getiri sağlayabileceği tahmini süreyi ifade eder. Bu süre boyunca varlık her yıl düzenli olarak amortismana tabi tutulur.

Hesaplama sürecinin son aşamasında ise yukarıda bahsi geçen iki faktörün birleştirilmesi ile elde edilen yıllık amortisman miktarının toplam maliyete bölünmesi gerekir. Sonuç olarak bulunan bu oran firmaların finansal raporlama ve vergi beyannamesinde kullanılır.

Amortismanın İşletmelere Etkisi Nedir?

Amortismanın işletmelere etkisi genellikle mali tablolar üzerinden görülür. Bu süreç bir firmanın net gelirini ve dolayısıyla vergi yükümlülüklerini düşürmeye yardımcı olur. Bir varlığın değerinin azalmasını ifade eden amortisman giderleri, gelir vergisi hesaplamalarında dikkate alındığından işletmenin toplam vergi borcunu azaltabilir.

Bunun yanı sıra amortisman süreci aynı zamanda bir işletmenin finansal performansının daha doğru bir şekilde değerlendirilmesine olanak sağlar. Amortismana tabi tutulan varlıkların maliyetlerini düzenli olarak dağıtmak işletmelerin karları ve nakit akışları hakkında daha gerçekçi ve tutarlı bir resim elde etmelerini sağlar. Bu nedenle amortisman özellikle uzun vadeli stratejik planlama açısından önemlidir.

Ayrıca amortismanın başka bir önemli etkisi de varlık yönetimi üzerindedir. Amortismana tabi olan varlıkların zamanla nasıl aşındığını veya değer kaybettiğini izlemek işletmelerin bu varlıkları ne zaman değiştireceklerine veya tamire ihtiyaç duyacaklarına karar vermelerine yardımcı olabilir. Bu şekilde firmalar üretim verimliliği ve operasyonel etkinliklerini optimize edebilirler.

Amortisman hem finansal raporlama hem de varlık yönetimi açısından işletmeler için hayati öneme sahiptir. Bu sürecin doğru bir şekilde uygulanması ve anlaşılması şirketlerin mali durumlarını daha iyi yönetmelerine ve gelecekteki yatırım kararlarını bilinçli bir şekilde almalarına yardımcı olur.

Amortisman Neden Ayrılır?

Amortismanın ayrılmasının temel sebebi işletmelerin sahip olduğu duran varlıkların yıpranma, eskime veya teknolojik olarak geri kalma gibi nedenlerle zaman içinde değer kaybetmesidir. Bu değer kaybını muhasebe kayıtlarına düzgün bir şekilde aktarmak işletmenin mali tablolarının gerçeği yansıtması açısından büyük önem taşır.

Özellikle üretim faaliyetlerinde bulunan işletmelerde amortisman ayrılmasının önemi daha da artar. Çünkü bu tür işletmeler genellikle makine ve ekipman gibi hızla değer kaybeden duran varlıklara sahiptir. Bu varlıkların kullanım süreleri boyunca gösterdikleri değer kaybı işletmenin gelirini doğru bir şekilde hesaplayabilmesi için dikkate alınmalıdır.

Ayrıca amortisman maliyeti de bir işletmenin vergi yükünü azaltabilir. Çünkü amortisman gideri işletmenin kârını azaltarak vergilendirilebilir geliri düşürür. Dolayısıyla doğru bir amortisman hesaplama yöntemi kullanmak hem mali tabloların doğruluğunu sağlar hem de vergi avantajlarından yararlanmayı mümkün kılar.

Amortismanın ayrılması duran varlıkların değerinin zamanla nasıl değiştiğini takip etmek, mali tabloların doğru olmasını sağlamak ve vergi avantajlarından yararlanmak için gereklidir. Bu konuda detaylı bilgi sahibi olmak ve doğru uygulamalar yapabilmek her işletme için büyük önem taşır.

Hemen Tanışalım

BizimHesap ile şirketinizin Ön Muhasebe, e-Fatura, e-Arşiv ve tüm e-Ticaret operasyonunu tek platform üzerinden verimli bir şekilde yönetebilirsiniz.